22 Ekim 2011 Cumartesi

Duman

Reddedilmekten korkuyorsun sürekli, terk edilmek. Maskelenmiş tenin ve ruhu çekilmiş bedenin var uyuşturduğun. Dumanı çektiğinde yanan sensin içine. Ellerin uyuşur, karıncalar gezinir saçlarının altında, nefesler duyarsın uzaktan alınan ve verilen. Ritm süreksizleşir. Dokunmak istersin, gözleri önündedir işte, içine bakarsın susup. Her kelime ölüm fermanındır sanki. Kendini anlat bitsindir bir an önce. Nefesler kumbara gibi doluşur içine, kalbinin atışı değişir sızıyla. Makine olduğunu unutursun bir an. Yaptığın sistem dışına çıkar, makineler buna aşk der. İnanırsın. Korkarsın yine ve yine ve yine ve yine ve yine ve yine. Sertleşir üstüne geçirdiğin gömlek, bedenin daralır. Küçüldükçe hatırlarsın, hiçlik... İçersin sonra, dua edersin içtikçe. İşaret ararsın kurtulmak için, aradıkça gizlersin işareti kendinden. Gözleri gelir gözlerine, ara verdiğini unutmuşsun. Sarhoşluk onun yanında, muhtemelen güzeldir dersin. Dinlenmeli olduğunu söyler benliklerinden biri. Kolunu tutarsın kendinin ki tutma kolunu diye. Bir kaç melodi hicaz, ağıt yakar ruhun bedenine. Verirsin kendini ritme, yok olmaya, hayatmış seni bitiren. Bit dersin, gel, dersin, hep denir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder